Yalan


Koskoca yalandı yaşanan

Sahiciliğini bir kenara bırakıp

Ummadık yalanlar da sevdin beni

Nefretin dürüstlüğü kadar olamadı sevgin

Hiç sevmeyen kadar soğuk

Terkeden kadar cesur

Mücadele eden kadar asil olamadın...




Sevgili,http://anka-yansimalar.blogspot.com/tarafından ödüllendirildim teşekkür ediyorum kendilerine.


1-Sizi ödüllendirene teşekkür edin.


2- Sizi ödüllendirenin blog linkini yayınlayın.


3- Ödülün logosunu yayınlayın


4- 7 yaratıcı blogeri ödüllendirin.


5- Bu 7 bloğun linklerini yayınlayın.


6-Ödellendirdiklerinizi bundan haberdar edin.


7- Kendiniz hakkında 7 ilginç şey yazın.


zor bir karar blog seçimi.. herkez ödülü hakkediyor çünki emek veriyor..

1.http://leithycatsemish.blogspot.com/

2.http://neslihan75.blogspot.com/

3.http://sinirlikebelek.blogspot.com/

4.http://mehbup.blogspot.com/

5.http://sekerbulutu.blogspot.com/

6.http://momolbc.blogspot.com/

7.http://olasidusunce.blogspot.com/


hakkım da ilginç şeylerim pek çok.

1.bir odaya girdiğim de arkamdan kapı kapanırsa panik oluyorum illaki kapanacaksa ben kapatırım kapıyı:))

2.emniyet kemeri takamam:)

3.dolap.vitrin gibi yüksek yerlerden bişey almam gerekiyosa direk elimi uzatıp alamam elimi uzattığım yeri görmem gerek:))

4.karanlıkta tek başıma kalamam.

5.söylediğim şey dinlenmediyse veya anlaşılmadıysa bir daha tekrarlamam hoşlanmam:))

6.bir şeyin üzerinde ısrarla durulmasını sevmem.

7.ben ne kadar manyakmışım meğer:)))

arkadaşlarıma kolay gelsin diyorum..

not:linkleri beceremedim:(


İmparatorum bu seddi yapacağımıza barış yapsaydık daha kolay olmaz mıydı?

???


-Çin seddini yapanlardan birinin annesi: oğlum bak sen gerizekalı değilsin demekki çalışınca oluyormuş,


-İmparatorum emriniz üzerine çin seddini bitirdik efendim

-Ulan manyak mısınız.. ben sizinle dalga geçmiştim o kadar duvar örülür mü hiç denyolar.


-Güzel oldu ama şimdi ilerde birileri çıkıp bunu uzaylılar yaptı derler.


-Ben sana set yapamazsın demedim , duvarcı ustası olamazsın dedim


Oh hele şükür bitti çing
-Ne bitti çang?

-Çin seddi mi çang !

-Sana kim yap dedi ki çang ?


-Anaaa dalmışız örmeye kaç metre olmuş bu be?!


yanlış olmuş yıkın!

- ne ne neeyyy?

- ehuhehe şaka lan şaka


- ulan imparator diye başımıza getirdiğimiz adama bak.ne pis bi insanmış bu ya


-fazla mı gaza geldik lan, uzun oldu sanki..?!?


-ustabaşı : yüce imparatorum dünyanın en uzun duvarının yapımını tamamladık.

-imparator : aslında işlevi önemli.


- abi o kadar yaptık acaba uzaydan görünür mü?

- o ne ki?

- bilmem içimden geldi öyle.


- keşke daha derli toplu bir şey yapsaydık. fotoğraf makinesine sığmaz bu.


-olm ilerde taklit etmesinler bunu?

-oha, yok daha neler?

-berline de duvar falan yaparlarsa ya?

-berlin neresi be?

-ne bilim budha sööletti heralde...


-şimdi ben bunu yaptım ama bi sor bakalım neden yaptım.

-neden yaptın abi?

-yapamazsın dediler.


-aaa? lan duvarı dışardan örmüşüz, biz nası gircez lan içeri ???


- abi biz bu seddi yaptık ama türkler göç etmiş be abi..

- hasssssss...


- korktuğumuz çok belli oluyomudur acaba?


(oluyor canım, uzaydan görünüyor:)


alıntı




1.Neden blog yazarısınız ?

Aklımda yoktu,bir anda karar verdim.Aslında iyi oldu içimi rahatça dökebildiğim tek yer:)

2.Son zamanlar da vakit ayıramadığınız bir uğraş ?

Kitap okumak, bir de arakadaşlarımla vakit geçiremiyorum eskisi gibi.

3.Hayatınız da iyiki yapmışım dediğiniz üç şey ?

İyiki ehliyet almışım.
İyiki tekrar okuluma başlamışım.
Son iyikim bana kalsın (özel) zaten aklıma başka bir şey gelmiyor:))

4.Mutfakta en sevdiğiniz uğraş ?

Mutfakta kehve ,sigara keyfini severim:)

5.En sevdiğiniz üç yemek ?

Zeytinyağlı sarma,mücver,makarna:)

6.Giyim konusun da abarttığınız eşya ?

Her girdiğim mağazadan muhakak kıyafet alırım ve tabii ayakkabı çanta takıntım var.

7.Çocuklarınıza nasıl hitap edersiniz ?

Çocuğum yok..ama sevdiğim kız çocuklarına güzelim, erkek çocuklarına da yakışıklım derim.

8.Sizi anlatan bir resim ?

Çook çalışmam gerek çoook..:)) bu resim tam benlik.

Sevgili,Sinirlikelebek beni mimlemiş sağolsun.teşekkür ederim:))zevkle yazdım...bende Yaşadıkça,Damdakiadam ı mimliyorum eğer isterlerse tabi sevgiler:)





Uzun zamandır bloğumda kendi şiirlerime yer veremiyorum,sebebi ise,yazamıyorum..Duygu eksikliğimidir yoksa yazacak bir şeylerin olmayışımı bilemiyorum.Ne oldu bana? anlamadım,kalemi elime aldığım zaman ezberlemişim gibi şiir yazardım..Çok ahım şahım şeyler olmasa da benim duygularım dı hepsi de beni anlatan şiirlerdi..Şimdi ise düşünüyorum, zor zahmet bir satır yazıp kalıyorum.KENDİME SORUYORUM NE OLDU BANA??? Yazdıklarım kadarmıydı yaşadıklarım,?ya da yazacak kadar güzel şeyler yaşamadım mı?İyi veya kötü anılarım yok mu?Elbette var...Her şeyi deniyorum,acıklı şarkılar dinliyorum. yok ,yok olmuyor.Duygusuz mu oldum acaba?sanırım geçici bir durum. (umarım)Bana ne oldu?diye düşünürken,bir taraftan da şiir düşünüyorum.Belki bu yazıya uygun bir şeyler bulurum diye zihnim de...Duygusuzluğumu(!) fırsat bilerek belki bir şeyler karalarım.Tabi duygusuz bir insandan duygu beklenilmez,şiir de duygusuz olacaktır..Oooff ne oldu bana böyle?umarım düzelirim kısa zaman da:))şimdi duygusuzca yazdığım şiiri ekliyim.




Ne oldu ışık saçan gözlere

Ne oldu sevgiyle çarpan yüreğe

Ne oldu umut veren gülüşlere

Ellerim kalem tutmaz

Bakışlar donuk..

Tebessüm yok.....



hakkaten duygusuz oldu :D



Bugünler de aklım da bin tilki dolaşırken hangisine kulak vereceğimi bilemedim.satırların biri ağlamaklı diğeri mutluluktan uçuyor.Dengesizleştim sanırım başka mantıklı açıklaması yok.yada,hafızamda ki bellek silindi ve ben hiç bir şey hatırlayamıyorum.Aslında işime de gelmiyor değil hani...Hatırlayıpta ne yapayım yat ,kal geçmişi düşün.Zaten geçmişimi gelecek kaygısıyla kaçırmışım,neden bugünümü geçmişimle ziyan edeyim akıllı işi değil. mutluyum,unutmayı seviyorum,Ben anılarıyla mutlu olan biri değilim, ne yapıyım anıları,yaşandı bitti işte,ben şimdiye bakarım.Herkez unutamaz,unutmak zor işdir.şükür ki unutabiliyorum,yıllarca birisinin arkasından ya da herhangi bir şey için yas tutmak benim işim değil.iki gün ağlar sonra hop hoopp oynarım,sonra yine ağlar niye ağladığımı anlayamam. Bugünlerde zaten ruhsuz ,ruhsuz dolaşıyorum ortalıkta,hiç bir şeyi anlamak istemiyorum ısrarla... 2+2=? kaç eder buna dahi kafa yormak istemiyorum.Sahi kaç eder hıımmm,7 tabiki.çok kafa yormadım zaten kolaydı matematik benim işim:P kafa çalışıyor ne yapıyımm Allah vergisi birde araba vergisi var onu da babamın üzerine yıktım:)ara sıra gelip giden aklımı seveyim beee:))yaşamak güzel bir de hayatından çıkaramadıkların yoksa daha bir güzel.yok ben böyle iyiyim,anılarım olmadan asla:)diyorsan hee tamam o ayrı.Ama derim kiii, bir dene hele bir dene ne güzel oluyor unutmak.ne diyorum ben yaaaa????Tamam siz benim bu söylediklerimi unutun gitsin:))))
Gülnaz


canım bugün saçmalamak istedi aklıma gelen tüm siniir bozucu şeyleri yazacağım baylar bağyanlar:)))

Bağyan lafı en gıcık olduğum kelime kim neden kullanır bu kelimeyi anlamış değilim.. ağızda bile hoş durmayan bir kelime,'' bağyan bakarmısınız''... ''bağyan pardon'' gibiiii ama şöyle olsa: bağyan baarmısın(bakarmısın)hee anlarım

Sonracımaa babam sağolsun ne len bu baban olmasa sen bir hiç misin yani baba parası yiyen denyolardan nefret ediyorum arabanın arkasına da yazarlar italik el yazısı:P ''babam sağolsun''...deget len baban kahrından çok yaşamaz zaten iş güç sahibi ol kendi paranı ye kendi arabana bin arkasına da nazaar etme ne olur çalış senin de olur yaz helaaal deriz .

Sonracıma bir yerde okumuştum ,dikkat bayan şöför sizide bayabilir:P puuuff bu ne yaa okuduğumda gülmekle gülmemek arası kaldım hıkk diye yani biz bayanlar araba sürerken sizi bayıyoruz demek istiyosunuz.heee valla çok az terafik tecrübem var ama size isteyin on yüz bin baloncuk bayan(bayma anlamında) erkek şöföörr getirim sonra biz bayanlara bayılırsınız:)))

Sonracıma Günlük konuşmalarına ‘really?, oh my god!, wonderfull!’ gibi İngilizce sözcükler serpiştirenler, hatta daha da korkuncu iki dili birleştirip ‘hadi drink alalım, bir off verelim’ şeklinde cümleler kuranlar. hııhhh sinir bozucu mahluklarrr ....

Sonracıma Ne yaptığınızı, nereye gittiğinizi, ne giydiğinizi, kimlerin gelip gittiğini televizyon izler gibi merakla izleyen komşular.ahh be güzelim ne işine yarayacak diyecem de gelen gideni çok olur öyle komşuların geKalınlirken de elleri boş gelmez hani dolma molma filanbizim alt komşu mesela, kendinle ilgili olayı duymadan o söyler sana trafik,hava durumu,gelen giden ,taşınan aklına gelen her bişi var kadında

Sonracıma burnunu sildikten sonra mendili acip bakanlar...hahhaahahhahaah kopuyorum onlara. tiksinç şeyler sanki iyi bi mağrifet yapmış gibi eserine bakıyolar.

Sonracıma cümle kurmaktan aciz insanlar.deli olurum bir şey anlattırana kadar canım çıkar.hadi artık söyle dersin adam konunun dışında şeyler anlatır tamam anlatacam bi su ver içecek ne var biraz dinleniyim de tamam anlatırım. gibi sinnnir olurum onlarında hoşuna gider g..tlerinde koşturtmak:))zaten yinede öğrenemessin hiç bişii:)perdon istemeden çıktı ağzımdan:P

gülnaz




Hayat diye bir sey var!!!

Nedir, ne oluyor, unuttunuz mu yoksa yaşadiginizi, gunler, kizgin küller gibi butun duygularınızı kavurup oldurerek mi geciyor uzerinizden, arzuyla dudaginizi isirdiginiz olmuyor mu hic, bir muzik sesiyle soyle bir koltugunuzda dogruldugunuz, aniden bir yaz yagmuru gibi bosaniveren sebepsiz sevinclere inanmiyor musunuz, bir agac golgesinde bir an durmak, bir aksam ustu denize baktiginizda bu sonsuz sularin kipirtisina sasmak yok mu artik, elele tutusmak, bir avucun bir baska avuca dokunmasinin yarattigi urperti de hayal hanesinde kendine bir yer bulmuyor mu, bitti mi bu macera, cekildiniz mi hayattan, hayatin sizin bulunmadiginiz yerlerde yasandigina mi inaniyorsunuz, daha bitmeden bitirdiniz mi her seyi, yorgun ruhunuz yeni coskular icin hazir hissetmiyor mu kendini. Delirdiniz mi siz? Su kosebasinda karsiniza ne cikacagini ne biliyorsunuz, biliyorum genellike kose baslarindan aclik, aci ve olum cikiyor karsiniza ama kimbilir, belki eski bir dosta, belki guzel bir kadina, belki okunmus kitablar satan bir sahafa da rastlayabilirsiniz, bir piano sesi duyabilirsiniz ya da bir Rumeli turkusu acik bir pencereden , bir sogut agaci gorebilirsiniz cocukken kabugundan duduk yaptiginiz, dans adimlariyla yuruyen bir cift bacak geciverir onunuzden, bir oglan bir islik calabilir, hatta siz bile calabilirsiniz. Ne sevinci, ne hayati, ne eglencesi para yok ki diyorsaniz eger ve eglenmek icin paranin gerekliligine bu kadar inaniyorsaniz, emin olun paraniz oldugunda da eglenemezsiniz, para eglenmeyi cesitlendirir sadece ama eglenceyi yaratamaz, ..., sarki mirildanmak parayla degil, acaba o simdi ne yapiyor diye dusunmek parayla degil, tv de iyi bir film seyretmek parayla degil, sizin icin demlenmis bir bardak cayi, bu benim icin yapildi diye neredeyse gururla alip, bardagi ince belinden sIkIca kavrayip icmek parayla degil. Bir tabak semizotunu sevincle paylasabilirsiniz ve hic bir pahali lokantada bulamayacaginiz bir tad alirsiniz, eger bir tabak yemegi paylastiginiz, paylasmak istediginiz insansa. Hayat diye bir sey var. Sadece sizin olan, sadece size ait, icinde sadece sizin gordugunuz cicekler acan, yalnizca sizin muziklerinizin caldigi bir bahce var, sokmayin oraya oyle herkesi, ciceklerinizi baskalarinin capalamasini beklemeyin, sarkilarinizi baskalarina soyletmeyin, anladik ahmakliklar oluyor, aptalca kararlar veriliyor, hepinizin hayatindan bir seyler caliniyor, hayallerinizi teker teker buduyorlar, umitlerinizi olduruyorlar, caresiz birakiyorlar sizi, yenildiniz belki de, yenilginin agir yaralarini tasiyorsunuz ruhunuzda ama gene de bir hayatiniz var sizin, sadece size ait bir bahceniz, durup soluklanacaginiz, yaralarinizi yikayacaginiz, ciceklerini seyredebileceginiz bir bahce, sogukta bir bira icebilirsiniz, bir agacin golgesinde durabilirsiniz bir an, sabaha karsi uyanip her ay yeniden dogan hilale bir bakabilirsiniz, cok sevdiginiz bir kitabi bir daha karistirabilirsiniz, asik olabilir ya da asik olmayi dusunebilirsiniz. Sevdiklerinizi ozleyebilir ve bir gun yeniden kavusabileceginizi hayal edebilirsiniz, geceleri agaclarin daha degisik koktugunu fark edebilirsiniz, yeni bir salata icat edebilirsiniz, ..., saclarinizi her zamankinden daha degisik kestirebilir, evinize bir gun de baska bir yoldan gidebilirsiniz, aliskanliklarinizi degistirmek icin kendinize karsi muthis bir savas acabilirsiniz. Hayat diye bir sey var, her zaman size kesfedilecek genis alanlar birakan, ne kadar yasarsaniz yasayin daima bilmediginiz, kuytularina sokulamadiginiz bir hayat, sadece size ait bir hayat. Biliyorum dertler cok, ahmakliklar yapiliyor, sIkIntIlar bitmiyor, gunler birbiri ardina burusup eskiyor, yorgunsunuz, belki yeniksiniz. Teslim mi olacaksiniz peki? Hayal kurmayacak misiniz,..., agaclara bakmayacak misiniz, denizlere sasmayacak misiniz,ani ve sebepsiz sevinclere inanmayacak misiniz, bir tabak semizotunun tahmin edemeyeceginiz kadar lezzetli olabilecegini hic dusunmeyecek misiniz, sizin icin demlenmis bir bardak cayi bardagi belinden kavrayip icmeyecek misiniz her seyi. Delirdiniz mi siz? Hayat diye bir sey var, evet orada, elinin hemen yaninda duruyor


ahmet altan


Bir kadını ağlatmak çok zor değildir aslında. Kadınlar her şeye ağlayabilir; bir filme, bir şarkıya, bir yazıya... En az erkekler kadar yani! Ama bir kadını yürekten ağlatmak zordur. Eğer bir kadın yürekten ağlıyorsa, ağlatan onun yüreğine ulaşmış demektir. Ama o yüreğin değerini bilememiş olacak ki ağlatan, gözünü bile kırpmadan teker teker batırır iğnelerini yüreğe! - İşte o zaman koca bir yumruk gelir oturur boğazına kadının. Yutkunamaz, nefes alamaz; çünkü o koca yumruk canını çok acıtır. Gözleri buğulanır kadının sonra. Ağlamayacağım, der içinden. Ama engel olamaz işte. Çünkü yüreğine ulaşmıştır birileri ve iğneler saplamaktadır.. Bu acıya ne kadar karşı koyabilir ki bir kadın. İnce ince süzülür yaşlar gözünden; önce birkaç damla, sonra bir yağmur seli... Ve kadın ağlar; hem de çok! Sanmayın ki gidene ağlar kadın! Gidenin giderken koparttığı yerdir onu ağlatan, orada bıraktığı yaradır. O yaranın hiç kapanmayacağını, kapansa bile izinin kalacağını bilir kadın; o yüzden ağlar. Ama bilir misiniz, ağlamak kadınları olgunlaştırır. Her damla, daha çok kadın yapar kadınları. Her damla bir derstir çünkü.Bazen kadınlar ağladığında çoğu insan, ağlama niye ağlıyorsun ki, değmez onun için derler. Bilmediklerindendir böyle demeleri. Çünkü yürekleri acıyan kadınlar ağlamazlarsa, ölürler. İçlerindeki zehirdir onları öldüren! Ağlayarak o zehirden kurtulur kadınlar, o irini temizlerler yaralarındaki! Çünkü bilirler, o irin temizlenmezse iltihaba dönüşür yaraları.Dönüşmemesi lazımdır oysa. O yüzden de bolca ağlarlar. Zaman geçer sonra. Kadınlar kendilerine sarılmayı öğrenirler. Umarım öğrenirler, yoksa ruhlar sapkın yollara çarpar kendini. Sapan ruhların doğru yolu bulması da yeni acılar demektir. Bunu bilir kadınlar, o yüzden eninde sonunda öğrenirler kendilerine sarılmayı... Çok ağlayan kadınlar, bir çok şeyden vazgeçen kadınlardır aslında. Her damla olgunlaştırır kadınları evet ama olgunlaştıkça o safça inandıkları aşk gerçeği onların gözünde küçülür. Küçüldükçe değerini yitirir ve işte o zaman kendilerine sarılıp, yeni bir kadın yaratırlar kendilerinden. Güçlü, yenilmez, mağrur ve aşka inanmayan... İnsanlar soruyorlar çoğu zaman neden bu kadar çok bekar kadın var diye; hepsi kariyer derdinde olan. Çünkü inançlarını yitirdi o kadınlar. Zamanında yüreklerine o kadar çok iğne saplandı ki, o kadar çok ağladılar ki! Artık kendilerinden başka bir doğru olmadığına inanıyorlar, o yüzden kendilerine sarılıyorlar. Çünkü biliyorlar ki sarıldıkları adamlar onları hak etmedi; hem de hiçbir zaman! Hep bir çıkarları oldu sarıldıkları adamların. E.. o zaman niye sarılsınlar ki! Niye sarılalım ki! Etrafınızda yürekten ağlayan bir kadın varsa bilin ki olgunlaşıyordur. Bilin ki, gerçekleri kabul etmeye başlamıştır. Bilin ki, artık aşkın olmadığına inanmıştır. Bilin ki, sarılacak tek bir doğrusu kalmıştır. O da kim, ne diye sormayın artık. Çok ağlayan kadınlar, eninde sonunda kendilerine sarılırlar çünkü!


aziz nesin..

 
©2009 ışıl ışıl hüzün | by TNB